Her sokakta, her bucakta, her noktada dilencilerle karşılaşmamamız artık mümkün değil. Çarşıda, pazarda, sokakta, trafikte, markette, stadyum ve cami önlerinde, hastane ve eğlence merkezi kapılarında, cenaze ve düğün merasimlerinde, metro, metrobüs ve otobüs duraklarında, hatta ve hatta tuvalet kapılarında bile bunlara denk geliyoruz.
Sözün özü hayatın her alanında nefesleri ensemizde…
Durum öyle bir hal aldı ki, çocukları da istismar etmeye başladılar…
Toplu taşıma araçlarında ellerinde melodika ile para toplamaya çalışan çocuklara ve metrobüs çıkışlarında ellerinde bebeklerle para dilenen kadınlara hepimiz denk gelmişizdir.
Bu kişilerin şebeke olduklarını düşünüyorum. Çünkü bunları dikkatli izlerseniz birçoğunun birbirleriyle bağlantılı olduğunu görürsünüz.
Dilencilik öyle ki artık meslek haline geldi. Bunlar ihtiyaçlarını görmek için değil aksine para kazanmak için dileniyor.
3-4 yıl önce çok aşırı yağışlı havada sokakta yürürken kalabalık dilenci grubuyla karşılaştım. Kadınlar montluydu. Aralarında çocuklar vardı çocukların sadece yüzlerini gördüm. 10 dakika kadar sonra yüzlerini gördüğüm çocukları caminin önünde o soğuk havada kolsuz elbise şort ve ayakkabısız şekilde caminin önünde görmüştüm.
Bu nasıl bir şey arkadaş?
Nasıl bir vicdan?
O sırada o kadınları görseydim tepkimi fazlasıyla verirdim ama onlar hava soğuk diye kim bilir nerede ısınıyorlardı.
Yine bundan 10 yıl önce bir Anadolu şehrinde yaşarken şehrin çıkışında dilencilerin lüks arabadan inip hat otobüslerine bindiklerini görmüştüm.
Ya her şeyi geçtim bu gözler son model telefon kullanan dilenci gördü…
Halk bunlara eskiye nazaran daha az itibar ettiği için açım söylemiyle bir şeyler aldırıyorlar sonra onu tekrar götürüp iade ediyorlar. Gerçekten samimiyim bu birkaç ay içinde bile birkaç defa çocuklarla lokanta veya pastaneye gittim çalışanların “Bunlar kaçıncıdır bunları geri iade ediyor” söylemleriyle karşılaştım.
Çocuklara para veren kişiler çocuklar kendileri harcasın diye veriyorlar ama durum öyle değil, onları yöneten veya yönlendirenler paralara el koyuyorlar üstüne de tüm gün yoruyorlar çocukları.
İhtiyaç sahibi insan dilenmez hele ki kalabalık yerlerde asla insanlardan para istemez. Kalabalık yerlerde dilenenler art niyetli. Vatandaşlarımızı ve turistleri çok rahatsız ediyorlar. Hatta bazıları çok aşırı ısrarcı oluyor bu da o insanların mağdur olmasını sağlıyor.
Bu duruma artık bir çözüm bulunmalı.
Bu zatların özellikle de çocukları art niyetli hareketlerine alet etmeleri çok hüzün verici. Yetkililerin bir an evvel tüm personelleriyle sahaya inip ansızın bu kişileri ve bunların arkalarındaki kişileri bulup yakalaması lazım.
Mevcut rakamlarda maddi ceza kesmek gerçekten hiçbir şeye yaramıyor. Zaten birkaç saatlik kazançları bile bu cezaları rahatlıkla karşılıyor.
Çocuklar bunların ellerinden alınarak yetiştirme yurtlarına verilmeli. Sokakta dilenenlere ilk olarak minimum 1-2 yıl süreli olmak üzere kamu hizmeti cezası ile başlayarak cezalar verilmeli. Bunların başlarındaki kişilere ise olabildiğince en ağır cezalar verilmeli. Yoksa bu işin üzerinden sıyrılmak gerçekten zor.
Siz değerli okurlarıma önerim ise, yardımlaşmak güzel bir duygu fakat istismar söz konusu. Karşınıza çıkan dilenciler genellikle açım diyerek gelirler onlara ‘gel beraber yemek yiyelim’ deyin çevrenize de bunu önerin; bu ülke çapında yapılabilirse 1-2-3 olur artık dilenciliği meslek haline getirmekten vazgeçerler.
Ömrüm boyunca, benden çocuğum hasta ya da şu sorunum var gibisinden şeylerle gelen belki bin kişiye kartvizitimi vermişimdir.
Anlam verilir gibi değil ama kartvizitimi verdiğim bu kişilerden bir kişi bile beni aramadı…