Kategori: Hikayeler

  • Hz. İsa ve kötürüm

    Hz. İsa ve kötürüm

    İsa Aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları yürümeyen bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu:Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!.. Hazret-i […]

    Continue Reading

  • Zalim hükümdarın ameli

    Zalim hükümdarın ameli

    Eski zamanlarda büyük bir hükümdar vardı. Ülkesi çok büyük, ve devleti de çok güçlü idi. Bu hükümdar bir gün hastalandı. Hastalanmasının üzerine bütün saray halkını heber yollayıp yanına çağırarak onlara vasiyyet etti, dediki :__ Ey benim vezirlerim,oğullarım, dostlarım, kullarım. İşte beni görün de, halimden  ders ve ibret alın. Bu fani ve yalancı saltanata sakın aldanmayın. […]

    Continue Reading

  • Bâyezîd ve rahibeler…

    Bâyezîd ve rahibeler…

    Bâyezîd-i Bistâmî kırk beş kere hacca gitmişti. Bir gün Arafat Tepesinde oturuyordu. Nefsi ona;“Bâyezîd! Senin bir benzerin var mıdır? Kırk beş defâ haccettin ve binlerce defâ hatmetme bahtiyarlığına eriştin.” diye fısıldadı.Bu ses onu üzdü. Derhâl toparlandı ve oradaki mahşerî kalabalığa;“Kim benim kırk beş defâ yapmış olduğum haccı bir ekmeğe satın alır?” diye sordu.Bir adam başını […]

    Continue Reading

  • Ayakkabıcı ve sakat çocuk

    Ayakkabıcı ve sakat çocuk

    Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki bir çocuk onu izlemekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor ayakkabılara rağbet fazlaydı. Gerçi mallar lüks sayılmazdı ama, küçük bir dükkan için yeterliydi. Onların en güzelini ön tarafa koyunca, çocuk vitrine doğru biraz daha yaklaştı. Fakat bir koltuk değneği kullanmaktaydı. Hem de güçlükle.. Adam ona bir kez daha göz […]

    Continue Reading

  • Bu da Geçer Ya Hû!

    Bu da Geçer Ya Hû!

    Dervişin biri , uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra bir köye ulaşır. Karşısına çıkanlara, kendisine yardım edecek, yemek ve yatak verecek biri olup olmadığını sorar.Köylüler, kendilerinin de fakir olduklarını, evlerinin küçük olduğunu söyler ve Şakir diye birinin çiftliğini tarif edip oraya gitmesini salık verirler. Derviş yola koyulur, birkaç köylüye daha rastlar. Onların anlattıklarından, Şakir’in bölgenin […]

    Continue Reading

  • Fakir kadın ve Yahudinin imanı

    Fakir kadın ve Yahudinin imanı

    Bir bayram arefesinde, dul bir kadın yanında babadan yetim kalmış çocuğu ile zengin bir hacının dükkanına girerek, Allah rızası için yardım istedi. Hacı fakir kadına yardım etmediği gibi:– Bıktım sizden nedir bu iş.. Ben sizin için mi çalışıyorum. Defol şurdan, diyerek kovdu.Hacıdan hiç ummadığı bir şekilde cevap alarak kapı dışarı edilen kadıncağız, melül- mahzun oradan […]

    Continue Reading

  • Adalet

    Adalet

    İstanbul’un fethinden sonra Hazreti Fatih bütün mahkumları serbest bırakmıştı. Fakat bu mahkumların içinden iki papaz zindandan çıkmak istemediklerini söyleyerek dışarı çıkmadılar. Papazlar Bizans imparatorunun halka yaptığı zülüm ve işkence karşısında ona adalet tavsiye ettikleri için hapse atılmışlardı. Onlar da bir daha hapisten çıkmamaya yemin etmişlerdi.Durum Hazreti Fatih’e bildirildi. O, asker göndererek, papazları huzuruna davet etti. […]

    Continue Reading

  • Endonezya nasıl müslüman oldu?

    Endonezya nasıl müslüman oldu?

    Kendi halinde bir tüccardı. Bir gün kumaşları gemiye yükledi. Endonezya’ya gitti, oraya yerleşti. İşini orada devam ettirdi. Kumaşları kaliteliydi. Tam da halkın aradığı cinstendi. Kendisi de kanaat sahibi bir insandı. Kazancı az olsun, temiz olsun düşüncesindeydi. Bir gün geç geldi iş yerine. Eleman iyi bir kâr elde etmişti sattığı mallardan. Merak etti, sordu: – Hangi […]

    Continue Reading

  • Allah’tan utanmaya senden daha layığım

    Allah’tan utanmaya senden daha layığım

    Çok eski devirlerde Kifl adında bir adam vardı. Kifl, ahlâkî ve insanî değerlere önem vermeyen, para kazanmak için her yolu meşru gören çok zengin bir adamdı. Zenginliğini de faizden elde etmişti. Dara düşen, ihtiyacı olan kimse kendisine geliyor, oda yüksek bir faizle geri ödenmesi şartıyla onlara para veriyordu. Vadesi geldiği zaman kişi parasını ödeyemezse bu […]

    Continue Reading

  • Allah’ı bilmeye yüz delil

    Allah’ı bilmeye yüz delil

    Abdullah bin Mübarek, bir gün yolda gidiyordu. Önünde birkaç koyunla bir çoban çocuk gördü. Ona acıdı ve; “Zavallı, çocuklukta çobanlık yaparsa, büyüdükte Allahü teâlânın ibâdet ve mârifetine nasıl erişir?” dedi. Sonra kendi kendine; “Gideyim, ona Allahü teâlâyı tanımakta bir mesele öğreteyim.” deyip, çocuğun yanına geldi ve: -Evlâdım, Allahü teâlâyı bilir misin? buyurdu. Çocuk: -Kul nasıl […]

    Continue Reading